Ana içeriğe atla

TRAFİK KAZALARINDA KASKO POLİÇESİNDEN ARAÇ ONARIMI

                  TRAFİK KAZALARINDA KASKO POLİÇESİNDEN ARAÇ ONARIMI

       Günümüz trafiğinde maalesef ki araç kullanıp da kazadan uzak durmak, sürücüler için neredeyse bir şanş haline geldi. Tabi ki kimse aracıyla bir kazaya karışmak istemez ama kaza meydana geldiğinde ise yapılması gerekenleri iyi bilmek gerekir. Trafik kazası meydana geldiğinde yapılması gerekenleri ve eğer kasko poliçemiz mevcutsa alınması gereken belgeleri özetleyecek olursak:

       Trafik kazası meydana geldiğinde öncelikle kendi aracımızdakilerin, ikili ya da daha çoklu bir kaza mevcutsa karşı araçtakilerin de sağlık durumu kontrol edilmelidir. Yaralanma durumunda  acil ambulans ve polis ekipleri çağrılmalıdır.

       Eğer yaralı yoksa, tek taraflı bir kaza ise ya da karşı taraftaki aracın sürücüsü olay yerini terk etmiş ise yine hemen aracın ve yol güzergahının fotoğrafları çekilip hemen emniyet birimleri çağrılmalıdır.

       Eğer ikili veya çoklu kaza meydana gelmişse ve diğer sürücü/sürücüler olay yerinde ise hemen anlaşmalı kaza tutanağı tutulup yine olay yeri resimleri çekilmelidir. Ayrıca karşı araç/araçlara ait zorunlu trafik poliçesi, ehliyet ve ruhsat fotokopileri alınmalıdır.

       Kaza sonrası aracımızı yetkili/özel tamir servisine götürdüğümüzde ise kasko dan yaptırıyorsak şu belgeler muhakkak yanımızda olmalıdır:
       -Kasko poliçesi
       -Ehliyet ve ruhsat
       -Kaza ve alkol raporu
       -Araç ruhsat sahibinin kimlik fotokopisi
       -Olay yeri resimleri
       -Karşı araç/araçlara ait zorunlu trafik poliçesi, ehliyet, ruhsat.

       Yukarıda saydıklarımız belgelere ilaveten eğer kullandığımız araç şahıs değilde şirket aracı ise şirkete ait vergi levhası, imza sirküsü, ticaret sicil gazetesi ve şirket yetkililerine ait kimlik fotokopisi belgelerini de yanımızda bulundurmak zorundayız. Bu saydığımız tüm belgeleri temin edemezsek aracımıza ait hasar dosyası açıldığında, sigorta şirketi tarafında dosyamızın reddedilmesi mümkün olabilir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HUKUKUN TEMEL İLKELERİ

                Hukukun Temel İlkeleri        1)   Hukuk Devleti İlkesi: Sınırları içerisinde kişilerin hak ve özgürlüklerini koruyan, vatandaşlarının huzurunu tesis eden, faaliyetlerinde hukuk kurallarına bağlı olan, keyfiliğin değil gerçekten konulan kanunlara uyan ve uyulmasını sağlayan devlettir. Hukuk devletinde konulan kurallara uymak sadece vatandaşa değil devlete de zorunludur. Aksi halde ortaya ‘’Polis Devleti’’ denen tabir çıkar.          2)    Kuvvetler Ayrılığı İlkesi: Yasama, yürütme ve yargı erkinin tek bir elde tutulmayıp ayrı teşkil edilmesi, bir kuvvetlerin kendi yetkilerini aşıp diğer diğer kuvvetin alanına müdahale etmemesidir.         3)  Doğal (Tabii) Hakim İlkesi: Herkes fiil ve eylemlerinde, görev ve yetki yönünden o tarihte tabi olduğu hakim ve mahkeme huzurunda yargılanma hakkına sahiptir.    ...

BİNALARDA OTOPARK KULLANIM ESASLARI

         Kat Malikleri Kanununa göre, ortak yerlerin kullanımı, onarımı, tadilatı, tesis ve inşaat yapılması, Kat Malikleri Kurulunda görüşülerek oy birliği ile karara bağlanmak zorundadır. Yine Kat Mülkiyeti Kanununa göre apartmana ait olan otopark, apartmanın ortak kullanım alanı olup tüm kat malikleri ve kiracılar bu ortak kullanım alanından yararlanma hakkına sahiptirler. Bu hak, kat maliklerince kiracılara kısıtlanamaz. Ancak araç sayısı daire sayısından fazla olan apartmanlarda, kat malikleri kurulu kararı ile kat malikleri veya kiracının birden fazla aracını otoparka park etmesi engellenebilir. Burada kat malikleri kurulu, sorunları hakkaniyete uygun olarak çözmelidirler. Eğer kat malikleri kurulunca verilen karar beğenilmezse ya da hakkaniyete uygun görülmezse, her bir kat maliki veya kiracı dava yoluyla hakimin müdahalesini isteyebilir.         Kat Malikleri Kanununa göre; kat malikleri, ana gayrimenkulün bütün o...

LİYAKATİN YERİNİ 'RİYA'KAT ALIRSA

       Öncelikle TDK'da ''riyakat'' kelimesinin bir karşılığının bulunmadığını belirtmek isterim. Her ne kadar bu kelimenin sözlükte karşılığı olmasa da maalesef geçmişte ve günümüzde bu kelimeye uygun, bu kelimeyi karşılayacak uygulamalar ve bu uygulamaları gerçekleştiren kişiler bulunmaktadır. Bu yüzden riyakat kelimesinin anlamını açıklamaya bile gerek yoktur.  Yaşanan tecrübelere ve uygulamalara göre şekillenip bir anlam yüklenebilmektedir. Liyakat sözcüğü yakışma, layık olma, yeterlilik, uygunluk anlamına gelmektedir. Tabi ki insanlar, üzerine aldıkları görevleri bir şekilde yerine getirebilir ama liyakat açısından bakıldığında, en azından bazı görevler, o işi yapabilecek yeterliliğe sahip olunmasını zorunlu kılmaktadır. Nasıl ki doktor birisi pilotluk yapamayacağı gibi pilot da doktorluk yapamaz. Aslında bu basit örnekle bile liyakatin gerekliliği az da olsa anlaşılabilir. Dünyada tüm insanlar tarafından kabul edilen ama pek çok zaman uygulamaya konulama...